Kendimizden zayıf, çaresiz kişilerin hakkına girerek onların emekleri, onların umutları üzerinden çıkar sağlayıp onları mağdur etmememiz gerekir. Maddi manevi kimsenin hakkını, rızkını, ümitlerini yemememiz gerekir. Yoksa o kişilerin bedduaları eninde sonunda tutar ve bu bizden misli ile çıkar. Ama iş işten geçmiş olur. Sonuç olarak hiç kimsenin mutsuzluğu üzerine planlar yapmamamız gerekir.